Friday, January 1, 2016

Aralik ayinda Tiran-Saraybosna (Yolculuk öncesi hazırlıklar)

Benim çok gezen mi bilir çok okuyan mı sorusuna açık ve net cevabım çok gezendir. Bizzat gözlem yapılarak elde edilen bilgi insana aynel yakin mertebesinde bir ilme ulaştırıyor. O yüzden iş icabıyla yaptığım gezileri de bu anlamda elimden geldiği kadar değerlendirmeye çalışıyorum. Son olarak Aralık ayının başında Arnavutluğun başkenti Tiran'a gittim bir konferans için. Takip eden hafta sonunu da kullanarak eşimle Tiran üzerinden Saraybosna'ya geçmeye karar verdik. 

Geziden önce Tiran üzerinden Bosna Hersek'e seyahatle ilgili çok araştırma yaptım ancak net bir bilgiye ulaşamadım. Biraz da bu yüzden bu seyahatimle ilgili deneyimlerimi paylaşmayı önemli  buldum.
Araştırmalarım esnasında  anladığım bu ülkeler arasında otobüs vs. araçlarla ulaşımın çok çetrefilli olduğu idi. Birbirlerine çok yakın olmalarına rağmen maalesef bir tren hattı da mevcut değil. Bu Balkan coğrafyasının Avrupa'nın daha gelişmiş olan kesiminden ayrıştığı önemli noktalardan biri. Toplam 388 km'lik bir yol olmasına rağmen ilginç bir şekilde uçak biletlerinin de uçuk rakamlarda olduğunu ve Tiran'dan Saraybosna'ya bir çok uçuşun Sırbistan üzerinden olduğunu öğrenince Saraybosna'ya ulaşmanın tek yolunun araç kiralamak olduğu sonucuna vardım.

Biz Tiran'a gidip aracı orada kiralamak yerine Türkiye'deyken bu işi halletmeye karar verdik çünkü son anda bir sürprizle karşılaşmak istemedik. İnternette biraz araştırma yaptıktan sonra direk firmalardan kiralamak yerine tüm firmaların fiyatlarını kıyaslayan şirketler üzerinden bu işi yapmanın daha uygun olacağı sonucuna vardık. Araç kiralamayla ilgili bizim kafamıza takılan iki temel soru vardı. Bunlardan birincisi Türk ehliyetiyle bu işi yapıp yapamayacağımız diğeri ise Karadağ ve Bosna Hersek'e geçerken bu araçla herhangi bir sıkıntı yaşayıp yaşamayacağımızdı. 

İlk olarak rentalcargroup adlı şirket üzerindenn kiralama işlemini gerçekleştirdim. Şirket temsilcisiyne ülkeler arası bir seyahat yapacağımızı ve bu durumla ilgili bir sıkıntı olup olmadığını özellikle sordum. Kendisi aracı oldukları araba kiralama şirketi (SurPrice) nin Bosna Hersek ve Karadağa geçiş konusunda herhangi bir sınırlaması olmadığını belirtti. Bunun üzerine işlemi tamamladık ancak ben yine de içime düşen kurta teslim olup Surprice şirketinin Tiran'daki telefonlarını aradım. Konuştuğum yetkili Bosna Hersek'te Arnavutluk plakalarıyla ilgili sorunlar yaşadıklarını bu yüzden de Bosna Hersek'e araçlarıyla geçişimizin mümkün olmadığını söyledi bunun üzerine rezervasyonu hemen iptal ettik ancak Rentalcar group şirketinin bu önemli bilgiden habersiz şekilde bizi yanlış yönlendirmesi hoş olmadı.

Şansımı bu sefer de rentalcars.com adresinden denemek istedim. Bu sefer daha profesyonel bir yaklaşımla karşılaştım. Bu şirketteki yetkili AlbaRent adlı bir şirketten uygun fiyata 5 günlük bir araç buldu ve sınır ötesi seyahatle ilgili araştırma yapıp bana geri döneceklerini belirtti. Tam da dediği gibi ertesi gün arayarak Albarent'le Karadağ ve Bosna Hersek'e aracı sokma konusunda bir sıkıntı yaşamayacağımız söyledi. Tek yapmamız gereken gümrük kapılarında "yeşil kart" adıyla anılan bir  nevi sigorta satın almaktı.

Bu işleri yoluna koyduktan sonra seyahati başlatan esas sebep olan sunumuma konsantre oldum. Birkaç sesli provadan sonra hazırdım. 2 Aralık günü akşam 7 uçağıyla Atatürk hava alanından hareket eden uçakla  Tiran'a vardım. Tiran'a Pegasus havayolları Sabiha Gökçen'den haftanın belli günleri epey uygun fiyatlara uçuşlar düzenliyor. Ancak Çarşamba günü uçuşları olmadığından giderken THY'yi tercih ettim. Dönüş için ise bir sonraki Perşembe yine Rinas hava alanından bu sefer Pegasus ile Sabiha Gökçen'e uçak biletimizi aldım. Dönüşte yalnız olmayacaktım :-) 

3-4 Aralık günleri Tiran'daki meslektaşlarımın samimiyeti ve sunulan makalelerin ilginçliğiyle çok keyifli geçen bir konferansa katıldım, sunumumu yaptım. Epey de ilgi topladı diyebilirim. 4 Aralık günü biricik eşimin de Tiran'a gelişiyle birlikte Saraybosna seyahatinin heyecanı beni iyice kapladı. 

5 Aralık Cumartesi sabah erkenden Albarent'in şehir merkezindeki ofislerine gittik. İskender bey meydanında olan otelimize 15 dk yürüme mesafesindeydi ofis. Yanımızda Türk ehliyetleri, pasaportlar ve ödemeyi yaptığımıza dair form vardı. Belgeleri teslim ettik 15-20 dk. süren işlemin ardından Skoda Fabia markalı güzel bir arabanın anahtarlarını teslim aldık. Ofiste çalışan bayanlar çok kibar ve yardımseverdi. Onun için Tiran'da araba kiralamayı düşünenlere Albarent firmasını şiddetle tavsiye ederim.

5 Aralık Cumartesi sabah 10.40 ve Tiran'dan yola çıkıp Saraybosna yollarına koyulduk.


No comments:

Post a Comment